Ardıl Çeviri ve Simültane Çeviri Arasındaki Farklar Nelerdir?

Ardıl Çeviri ve Simültane Çeviri Arasındaki Farklar Nelerdir?

Sözlü çeviri söz konusu olunca iki temel çeviri türü söz konusudur. Bunlardan biri simültane (simultaneous) çeviri, diğeri de ardıl (consecutive) çeviridir. İkisi de dil bariyerini aşmak ve insanların birbirini anlaması için oldukça önemlidir. Tabii bu iki sözlü çeviri türünün kendine has bazı özellikleri de bulunmaktadır. Bu bakımdan sözlü çeviri yapılacak etkinliğe ve ortama bağlı olarak ikisinden birini tercih etmek gerekir.

2008 yılından beri profesyonel olarak simültane çeviri ve konferans çevirisi hizmeti veren Net Simültane Hizmetleri olarak bu yazımızda ardıl çeviri ve simültane çeviri arasındaki farklara değineceğiz.

Ardıl Çeviri

Angela Merkel 6

Ardıl çeviri, çevirmenin konuşan kişinin sözü bittikten sonra yaptığı çeviri türüdür. Kişi konuşmasını genelde 3-4 cümlelik parçalara ayırır. Bu da çevirmenin not aldığı cümleleri daha rahatlıkla çevirir. Bazı durumlarda ise konuşmacı konuşmasını bütün olarak ifade eder, daha sonra da çevirmen bu konuşmayı çevirir. Toplantının resmiyeti arttıkça konuşmanın parçalara ayrılması daha az söz konusu olur.

Ardıl çeviri genel olarak az sayıda kişinin bulunduğu ortamlarda kullanılır. Örneğin bir basın toplantısında ardıl çeviri kullanılabilirken Birleşmiş Milletler Genel Toplantısında simültane çeviri kullanılır. Futbol müsabakası sonrası teknik direktörleri basın toplantılarında gördüğümüz çeviri türü ardıl çeviridir.

Bazı durumlarda ise konuşmacı bir metni takip ederek konuşacaksa, çevirmene konuşmanın metni önceden verilir. Bu da çevirmenin bağlama ve konuşmaya daha hakim olarak çeviri yapmasını sağlar.

Ardıl çeviri için aşağıdaki ortamlar ve durumların daha ideal olduğunu söylemek mümkün.

İş görüşmesi
Mülakat
Mahkeme ifadesi
Veli toplantısı
Basın toplantısı
Önemli kişilerin ikili görüşmesi

Simültane Çeviri

simultane-ceviri

Simültane çeviride ise konuşmacı ve çevirmen aynı anda konuşur. Yani kişi konuşmasını yaparken aynı salonda bulunan çevirmen de birkaç saniye gecikmeyle bu konuşmayı çevirir. Ardıl çeviriye göre daha zor olan simültane çeviride çevirmenin oldukça seri ve pratik hareket etmesi gerekir. Zira ardıl çeviride olduğu gibi konuşmacının sözünü bitirmesi ya da parçalara ayırması simültane çeviride mümkün olmaz. Konuşma normal seyrinde akarken simültane çevirmen de konuşmayı takip etmek zorundadır.

Genelde simültane çevirmenler, konuşmanın gerçekleştiği salonda bir kabin içinde ses geçirmeyen bir kabin içinde çeviri yapar. Bu sayede hem çevirmenin sesi salona yayılmaz hem de çevirmenin işine daha iyi odaklanması mümkün olur. Salonda bulunan kişiler, taktıkları kulaklık sayesinde çevirmenin sesini duyarak konuşmacıyı dinlerler.

Simültane çeviri için aşağıdaki ortamlar ve durumların daha ideal olduğunu söylemek mümkün.

Yönetim kurulu toplantısı
Uluslararası konferans
Akademik toplantı
Ders ve sunum

Hangisini Tercih Etmek Gerek?

Hangi yöntemi kullanmaya karar vermek gerektiği konusunda “doğru” bir cevap yok. İki çeviri türü de istenen ortamda kullanılabilir. Burada önemli olan toplantının resmiyeti, uzunluğu, katılımcı sayısı, mevcut ortam gibi koşullardır.

Fakat toparlayacak olursak ardıl çevirinin daha az katılımcının bulunduğu ve kişisel bir dokunuşun gerektiği ortamlara daha çok uyduğu söylenebilir. İş toplantıları, iş görüşmeleri, uluslararası konferanslar, akademik konferanslar içinse simültane çeviri daha ideal olacaktır.

Hangi çeviri yöntemini tercih etmek gerektiği konusunda kendinize şu soruları sormanız size yol göstermesi bakımından önemlidir.

Toplantıya kaç kişi katılacak?
Ses geçirmez kabin, kulaklık ve mikrofon gibi donanımlara erişim sağlayabilir miyim?
Kişisel bir dokunuş gerekli mi?
Toplantıya katılacak kişilerin titrleri ne?
Toplantıda konuşulacak konular ne?
Bu noktada aklınızdaki tüm soruları Net Simültane‘ye sorabilir, sizin için en ideal çeviri türüne karar verebilirsiniz.

Anahtar kelimenizi girin